Akko

AKKO’nun hikayesi, üreten Türkiye sanayisinin yakın tarihine de mercek tutar. Türkiye’de ana sanayinin yanı sıra tedarik sanayisinin de gelişmeye başlamasıyla; adını “Abdullah Karakuş ve Oğulları”ndan alan AKKO, 1986 yılında yedek parça üretimi yapmak için bir üretim atölyesi olarak sanayiye ilk adımını attı. Ancak Türkiye sanayisi gibi AKKO‘da günden güne büyüyor ve üretim ihtiyaçları katlanarak artıyordu. Torna ustası Abdullah Karakuş’un metal işlemede kullandığı bir takımın beklentisini karşılamaması üzerine “Bunu biz en iyi şekilde üretmeliyiz ve tüm dünyaya göstermeliyiz!” fikriyle endüstriyel takım üretimi için kollar sıvandı. O zamana kadar yedek parça üreten AKKO, o günden sonra metale asıl şeklini veren takımları üretmeye başladı. Ürünlerin kalitesi, üretim sevdalısı AKKO ’yu küçük bir atölyeden fabrikaya dönüştürdü.

Dönemin en ileri üretim teknolojileri ve mühendislik uygulamaları bulunan, AR-GE ve ÜR-GE’ye yaptığı yatırımlarla çağı yakalamayı hedefleyen AKKO’da süreç; hammaddenin fabrikaya girişiyle başlar ve nihai ürünün sevkiyatıyla son bulur. Baştan sona tüm süreçler kurumun bünyesinde gerçekleşir. Böylece AKKO kaliteden ödün vermeden yolculuğuna devam eder.

AKKO’yu 90 m²’lik küçük bir atölyeden 8 bin m²’lik ilk fabrikasına, oradan da “Akıllı Fabrika” konseptiyle inşa edilmiş 40 bin m²’lik dev üretim tesisine taşıyan değerler; kalite standartlarından taviz vermeyen vizyonu, müşteri memnuniyeti odaklı çalışma prensibi ve ihracat tutkusudur.

Bugün AKKO’nun takımları, 90 ülkede “Made in Türkiye” damgasıyla metale şekil veriyor, üretime değer katıyor.